Sendikalı kamu çalışanı sayısı 1 Milyon 700 Bin’e merdiven dayamış ve sendikalaşma oranı Yüzde 70’i aşmış durumda.
Bir önceki yıla göre sendikalaşma oranında yüzde 5,2’lik artış var.
Bu sendikalaşma oranı ülkemiz gibi demokrasisi gelişmekte olan ülkeler için umut vericidir.
Konfederasyon bazında sendikaların üye azalış/artış oranı da hangi sendikaların hangi ölçüde rağbet gördüğünü gözler önüne seriyor.
Önümüzdeki yıllar, üye olmayan Yüzde 29’lık kesimin örgütlenmenin getirisi ve katılımcı demokrasiye geçişte sivil toplum kuruluşlarının önemi konusunda ikna edilerek üye olmalarının sağlanacağı bir süreç olacak.
Tabi bu sürecin ayrılmaz bir parçası da sendikaların birbirlerinden üye kapmaya yönelik hamleleri olacak.
Sendikal rekabetin hangi zeminde prim edeceğine ilişkin kanaatimizi son iki yılın üye sayılarını karşılaştırarak oluşturabilir ve bir değerlendirme yapabiliriz.
Sendikaların misyonları, eylemleri ve söylemleri ile ön plana çıkmış özellikleri dikkate alındığında üye sayılarındaki değişimi şöyle yorumlamak mümkün.
Memur-Sen iktidar partisiyle yakın sosyal tabana sahip olmasının da etkisiyle çözüm odaklı, kavga zemininden uzak söyleme sahip bir konfederasyon. Memur-Sen 11 iş kolunun tümünde en fazla üyeye sahip sendika olup tüm iş kollarında memurlar adına masada oturma hakkını elde etmiş durumda. En yakın rakibiyle arasında fark ise 313 Bin. 2014 ve 2015 yılları seçim yılı olmasına ve teşkilatın büyük bir kısmının yenilenmesine karşı 75 Bini aşkın üye artışıyla yılı kapattı.
KAMU-SEN ve KESK üye sayısı azalan iki konfederasyon. Bu iki konfederasyonun ortak özellikleri ise etnik milliyetçilik eksenli sendikal eylem ve söylemlere sahip olmalarıdır. Birbirini besleyen iki farklı kutup olmaları nedeniyle KAMU-SEN ve KESK’in biri var olduğu sürece küçülmüş olsada diğerinin de varlığını devam ettirmesi söz konusu. Sorunları kaşıyan, çözüme, huzura ve süküna katkı sunmayan; kucaklayıcı, kuşatıcı ve uzlaşmacı sendikal anlayıştan uzak tutumları nedeniyle bu konfederasyonlar marjinalleşmiş durumdalar. İdeolojilerinin at gözlüğü ile ılımlı, esnek, uzlaşmacı olmayı aklının ucundan geçirmeyen bu iki konfederasyonun üye sayısının azalmasının tesadüf olduğu söylenemez. Küçülen bu sendikaların her birinin ülkenin belli bölgelerine sıkışmış, ülkenin ve dünyanın gidişatına dair söyleyecek sözü olmayan örgütlere dönüşmelerinin bedelini, sadece bu sendikalar küçülerek ödemiş olmuyorlar. Sendikal varlıklarını; söylemleriyle, itirazlarıyla, eylemleriyle kabul gören ve zenginleşen heterojen bir üye profiline sahip örgütlere dönüştürerek büyümek yerine; ideolojilerinin safkanı, homojen bir örgüt olmaktan yana kullanarak küçülmeyi tercih ediyorlar. Bu tercihin ise ülkeye katacak hiç bir değer yok. O yüzden ülkede sendikalaşma oranı artarken bu iki konfederasyona bağlı sendikalar bu büyümeden pay almak yerine eriyorlar.
Birleşik Kamu-İş ise sol söylemli sendikacılıkla KESK’le aynı hinterlanttan beslenirken ulusalcı bir bakış açısıyla sendikal söylem geliştirmektedir. Bu boyutuyla BİRLEŞİK KAMU-İŞ’in KESK’ten önümüzdeki yıllar için de alacaklı olduğu söylenebilir.
Siyasi akımların, kamu politikalarına, kamu çalışanlarının sosyal ve ekonomik haklarına ilişkin yansımalarının kaçınılmaz olduğunu; Sendikaların da bu düşüncelere paralel eylem ve söylemleriyle üye artış ve azalış sayılarını etkileyeceği muhakkak.
Bu gidişat hakkında fikir verecek önemli istatistiklerin başında ise sendikaların üye sayılarındaki değişim gelmektedir.
İşte son iki yılın sendika üye sayıları ve artış oranları:
KONFEDERASYON
2014
2015
ÜYE ARTIŞ SAYISI
ARTIŞ ORANI
MEMUR-SEN
762.650
836.505
73.855
8,83
TÜRKİYE KAMU-SEN
447.641
445.729
-1.912
-0,43
KESK
239.700
236.603
-3.097
-1,31
BİRLEŞİK KAMU-İŞ
50.503
57.364
6.861
11,96
BAĞIMSIZ SENDİKALAR
42.850
49.186
6.336
12,88
CİHAN-SEN
24.299
29.000
4.701
16,21
TÜM MEMUR-SEN
8.681
8.338
-343
-4,11
DESK
5.769
5.982
213
3,56
BASK
3.389
4.360
971
22,27
HAK-SEN
4.482
4.187
-295
-7,05
TOPLAM
1.589.964
1.677.254
87.290
5,2