MUSTAFA SALİM salimhoca@hotmail.com

ALLAH’IN LANETLEDİĞİ SİYONİST KAVİM DÜNYAYI ATEŞE VERMEKTEN HAZ ALIYOR

22 Haziran 2025 Pazar 23:22

7 Ekim 2023 yılından beri taş üstüne taş bırakmayarak zulmün her çeşidini mazlum Gazzeli Müslümanlara uygulayan zalim Siyonist, Arz-ı Mevud ideali uğruna dünyayı ateşe vermekten asla geri durmayacaktır. Bu düşüncelerinin geri planında tahrif olmuş Tevrat, aslı astarı kalmamış bir din yatmaktadır. Bir hurafe uğruna gözü dönmüşçesine sağa sola saldırarak hayat süren bu leşler, dünyayı kana bulamadan durdurulması gerekir.

Kendilerinden başka hiç kimseye değer atfetmeyen bu zihniyet, insanlığın yüzkarasıdır.

Dünyayı sadece kendilerinin mülkü olarak görmeleri şenaatlerinin temelini oluşturmaktadır.

Kendilerinden başka hiçbir insanın değeri söz konusu olmadığını İran’ın saldırıları karşısında sarf ettikleri sözlerden bile görmek mümkündür.

Atılan füzelerden hastaneler isabet alınca, sivilleri ölünce bunun bir savaş suçu olabileceğini avazlarının çıktığı kadar bağırırken Gazze’de binlerce sivili öldürdükleri halde buna kör olmalarında kendileri dışındaki insanlara nasıl baktıklarının görebiliyoruz. Şu durumda karşımızda insanlıktan nasibi kesilmiş, hayvandan daha aşağı bir mahlûk durmaktadır.

Bu aşağılık mahlûkun nasıl bir varlık olduğunu İsrail eski Başbakanı Menachem Begin’in şu sözlerinden anlamamak mümkün eğil:

“Bizim ırkımız üstün ırktır. Biz Yahudiler bu gezegendeki ilahi tanrılarız. Biz aşağı ırklardan, onların böceklerden olduğu kadar farklıyız. Aslında bizim ırkımızla kıyaslandığında diğer ırklar canavardır ve hayvandır, en iyi ihtimalle sığır. Diğer ırklar insan dışkısı sayılır. Kaderimiz aşağı ırklara hükmetmektir. Dünyevi krallığımız, liderimiz tarafından demir çomakla yönetilecek. Kitleler ayaklarımızı yalayacak ve bize köle olarak hizmet edecekler.”

Neden zulmettiklerinin işte sebebi...

Biz zulüm desek de bu habis ve şeytani ruh yapıp ettiklerini hakları olarak görüyor.

Biz feryat ettikçe onlar bir hak edişin gururunu yaşıyor.

Biz gözyaşları döktükçe neden sel olup akmadığına üzülür bunlar.

Akıttığımız gözyaşlarına hüzünleri, yaş yerine neden kanımızın akmadığınadır.

Adamlar kendi dışındakileri kurbanlık sığır olarak görüyor.

Bir böcek olarak kabul ediyor.

O kadar aşağılık varlıklarız ki gözlerinde insan dışkısı kadar bile değiliz.

Sonra da şaşırıyoruz normal bir insanın sarf ettiğinde utanacağı bir sözü neden söylediler diye.

"Savaşta hastane vurmak savaş suçudur" diyorlar.

"Savaşta sivil öldürmek savaş suçudur" diyorlar.

Biz de bunlar ahmak mı diyoruz bu sözleri söyledikleri için.

Son İran saldırılarında öldürdükleri sivillerin kıymeti yok bunların gözünde.

Gazze'de gördük ne yaptıklarını.

Daha ne savaş suçları işlediler.

Bunları görmüyor mu bu alçaklar diye aklımızdan geçirsek de yaptığımız bu kıyas normal insanlar içindir elbet. Bunlar kendilerini normal insan olarak kabul etmiyor ki. Bu habis ruh, bu gezegende bizim gibi adi varlıklar içinde yaşayan, yaşamak zorunda kalan birer tanrıymış meğer. Bize düşünse ayaklarını yalamak için kuyruğu oluşturmak; köle olmaktır yüce varlıklarına.

Kendilerine Başbakanlık yapmış birinin sarf ettiği sözlerden öğreniyoruz tüm bu gerçekleri.

Onların gerçekliği ile biz adi varlıkların gerçeği bir olamaz elbet.

Demokrasi, insan hakları, hümanistlik gibi insani değerler bir illüzyondur aslında biz adi varlıklar için.

Biz de zannediyoruz ki genel gerçekliği olan bu değerlerle Dünya cennete dönecek.

Ne kadar saf varlıklarmışız.

Her şey kendileri için.

Dolayısıyla bu hastalıklı ruh yaşadığı müddetçe dünyanın başına bela olacak.

Hangi ırk ve dinden olursa olsun tüm insanlık bu gerçeği görüp kabul ederek tek vücut olup birlikte hareket etmelidir.

Yaşanılan sorunlar, sadece bir bölgenin ya da ülkenin değil, dünyanın sorunu.

İsrail’e atılan her bombanın yaktığı ateş, bu yüzden yüreğini soğutuyor her insanın.

İsrail’in attığı her çığlık, kulaklara müziğin en güzel melodisi gibi gelmekte.

İşte bu içi soğuyan ve çığlıklardan melodi sesleri duyan şu asrımızın insanı daha iyi anlıyor;

Tarihten bugüne kadar bu kavmin neden gittiği her yerden kovulduğunu.

Allah’ın son kitapta bu kavmi neden lanetlediğini.

Bir Müslümanın beş vakit namazda okuduğu Fatiha suresinde bu kavim gibi olmamak için dua ettiğini.

Ve şunu da görecek yakın zamanda şu asrımızın insanı;

İşledikleri  zulmün hesabını sormak için kendisini kovalayan Müslümandan kaçarken arkasına sığındığı taş ve ağacın dile gelip “arkamda bir Yahudi var ey Müslüman” diye gerçekleşecek olayı.

Zulüm ile abad olunmaz. Er ya da geç cezasını çekecektir bu habis ruh…  

Mustafa SALİM

22 Haziran 2025, Ankara.

YORUMUNUZU YAZIN ...
Farklı olanı seçin:
# # # # # #
Ahmet Aytaç
Mariz bir Asrın hasta bir unsurun anil bir uzvun reçetesi ittihadi islamdır evet şu İstikbal inkılabatı içerisinden en gür Seda İslam'ın sedası olacaktır beşer Er ve geç İslam'ın hakikatleri ile buluşacaktır fıtratı bunu gerektirmektedir gerçek insanlık buna müştaktır ve oraya doğru sevk olunmaktadır İslam'ın güzelliğini cihana haykırmalıyız fıtratı bozulmayan nesiller gelecekte İslami hakikatlarla vuracaklar dünyaya Saadet huzur mutluluk getireceklerdir beşer bu dünyada İslam'ın güzelliğini takmadıkca kıyamet kopmayacaktır Peygamberimizin bu konudaki sözlerine kulak vermeliyim ve ona göre çalışmalıyım ve sabredip beklemeliyim Mehdi'nin gelmesini bütün dinlerdeki Mehdi inancını öne çıkarmalı ve ona göre beşere nefes aldırmalıdır Sevgi ve saygılarımla esselamu aleyküm ve rahmetullahi ve berekatuhu
Tahir
Yazıyı okuyunca içimizde ki İSTEMEZÜKÇÜLER geldi aklıma. Kulvarları farklı olsa da bunlar da inandırılmışlar bozuk bir zihniyete. Doğrusunu araştırma, dinleme, kıyas etme yok körü körüne yaşayıp (!) gidiyorlar. Tıpkı cahiliye halkının dediği gibi (Biz atamızdan böyle gördük) Rabbim itrail ve onlara destek verenlerin tez zamanda helak olduğunu bizlere gösterir İnşaallah.